Ali KIDIK
Ali KIDIK [email protected]

İlker Aycı sıvışacak mı?

Öyle iddialar var ki akıllara durgunluk verecek cinsten. Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı’nın sessiz sedasız Türkiye’den ayrılmak istediği iddia ediliyor.

DHMİ Atamalarında yaktın Hüseyin’i Cemil…

Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü’ndeki atama furyalarında skandallar olduğunu geçen yıl yazmıştım. Hüseyin Keskin’in tüm olumsuz görüşlere ve uyarılara rağmen Cemil Acar denen kişinin ipi ile DHMİ yönetmek istemesi karşısına ileride ne gibi sorunlara getirecek hep beraber göreceğiz.

FLY Service’ye FETÖVARİ operasyon…

İzliyorum, takip ediyorum. Herkes sütten çıkmış ak kaşık FLY Servis idam edilecek kadar suçlu. Bir uçak ve bu uçak Çorlu Havalimanı’ndan havalanıp, sonra İran’a acil durum deklere ederek iniş yapıyor. Ve uzun bir süre bilinmesine rağmen SHGM sessiz, DHMİ sessiz, Ürdün Havayolları sessiz.

İki gün bekleyin

Değerli okurlarım, bu hafta önemli bir konuya temas etmek istiyordum. Ancak bazı donelerin elime ulaşmaması nedeniyle iki gün ertelemek istedim. Bu manada anlayışınıza sığınmak isterim.

İki kurum iki facia…

Biri SHGM diğeri DHMİ. SHGM, Ulaştırma Bakanının twitini RT eden sosyal medya danışmanlığı gibi çalışır, DHMİ ise bakan ile uzak durup mümkün ise bir araya gelmeme yolunu tercih eder. İki kurum da birbirinden bihaber. Biri diğerinin pisliğini, diğeri diğerinin dediğini bile anlamıyor.

İlker Aycı’dan bomba yalanlar…

Türk Hava Yolları’nın yönetim kurulu başkanı İlker Aycı, CNN International televizyonunda Business programına konuk olmuş. Tabi programı sunan ne olup bitiyor hiçbir şeyden habersiz. İlker Aycı’nın ağzı iyi laf yapar. Üfürdükçe üfürmüş. Sunucu da ya inandı ya da inanıyormuş gibi yapmış.

Onur Air Belirsizliği…

Aylardır aynı beklenti içinde herkes. Tüm çalışanlar, gönül vermiş, ter akıtmış ve Onur Air aidiyeti oluşmuş personel en küçük bir tınıda bile heyecan yapıp işbaşı yapmayı hayal ediyor. Ama her defasında yanılgı, her defasında hüsran…

THK bedava prim yaptı...

Türk Hava Kurumu en çok konuşulması gerektiği zaman konuşulmadı. Yolsuzluklar, soygunlar, kavgalar, usulsüzlükler, tehditler, mobbingler yapılırken kimse ortada yoktu. Orman yangınları ile kıymete bindi. Testi su yolunda kırılmış olmasına rağmen kayyım heyetine de meşruiyet kazandırıldı resmen.

Boş konuşmalar…

Bugün olup bitenler yarın hepsi unutulacak. Anlık hezeyanlar içinde, anlık sorgulamalar içinde yaşayıp gideceğiz. Orman yangınları söndüğü anda THK konusu da rafa kalkacak. Ta ki yeniden ormanlar yanana dek. İşte biz buyuz.

“Oh be” dedirten gelişmeler…

Gerçekten de bu sıcak havalarda resmen serinledik. Havacılığımızın yerlerde süründüğü bir zamanda “keşke her gün bayram olsa” dedirten artışlarla yüzümüz güldü. Yerden göğe kadar bir nebze hareketli bir hafta yaşadık.

Sahipsiz Havacılar…

THY ve THY Teknik hariç havacılık sektörünün sendikal bir garantisi yok. Aşağıdan bak yukarıdan bak, sağdan bak soldan bak hiçbir oluşuma geçit verilmedi. Son deneme Pegasus Havayolları’nda oldu. Oldu olmasına da sonu hüsranla bitti. Zamanlama ve seçtiğiniz sendika çok önemli.

Yandaş, arkadaş beslemek değil, ortaya dökülmesi dert…

Türk Hava Yolları’nın birbirinden değerli, kaptanları, kabin memurları, kargo memurları, bilet satışından genel müdürlükte çalışanlara, taşradaki çilekeşlerden apronda sürünen personele kadar her birinize ayrı ayrı şunları söylemek isterim.

THY personeli açken, kankalar nasıl indiriyor?

Of of, neler var neler. Bu hafta doyacaksınız habere. Salı gününden sonra belgeleri ile anlatacağız tüm THY çalışanlarına. Sizlerin maaşları yüzde 55’den başlayan fedakarlıklara rağmen; yandaşlar, kankalar, okul arkadaşları nasıl götürüyor bir bir açıklayacağız.

THY Maaş artırımı yapacak mı, TGS ikramiye verecek mi?

Başlıkta iki soru var. İkisi de personel için çok önemli ve ikisi de personele can suyu verecek nitelikte. Öyle ya, her gün İstanbul Havalimanı’ndan güzel haberler geliyor. Avrupa’da en çok yolcu ağırlayan en çok uçak trafiği olan havalimanı olarak lanse ediyor. Bütün bu veriler çalışanlara yansımalı diye düşünülüyor.

Pegasus sendikalaşan çalışanları işten mi çıkartacak?

Değerli Pegasus çalışanları, bu yazımı bir mektup olarak algılayın. Geçen haftaki yazıdan sonra çok sayıda yorum ve mesaj aldım. Şuna emin olun. Sendika çalışması içinde olan hiçbir arkadaş işten çıkartılmayacak. Bu sözü genel müdürünüz Mehmet Nane ağzından söylüyorum.

Pegasus Havayolları çalışanlarının sendikal arayışları…

Baştan konuşalım ve bu yazıyı okurken samimi vicdanlarınızı bir kenara atmadan sindire sindire okuyun. Sendika, çalışanların sigortasıdır, güvencesidir. Bunda mutabıkız. Amma velakin zamanlama, ortam, ekonomi her durum göz önüne alınmalı.

Özel jetler mercek altına alınmalı…

Türkiye’nin içinde bulunduğu konjonktür dikkate alındığında özel jetlerin fazla kullanıldığı bir ortama dikkat çekmek istiyorum. Devletin istihbarat servisleri, havalimanı çalışanları, gümrük memurları ve havalimanı polislerine çok iş düşüyor.

531 numaralı oda…

Önce söz verdiğimiz gibi bir iki Üstün meziyetli arkadaşın eniştesinden bahsedeceğiz. Nasıl genel müdür yardımcısı yapıldı ve şimdi nereye yükseltilmek isteniyor onları anlatacağız. Sonra yazıya başlığını veren gizemli 531 numaralı odanın hikayesi.

THY normalleşir mi?

Her yerimiz dökülüyor. Toplamak mümkün görünmüyor. Döviz aldı başını gidiyor, turizm yerlerde sürünüyor. Nerde o “Atatürk Havalimanı rekor kırdı, Antalya’ya turist yağıyor” manşetleri. Özledik mi? Vallahi özledik. Ülke normale döner mi dönmez mi belirsiz. Covid19 salgınının çıktığı ülke normale döndü biz en çok etkilenen ülke olduk.

THY Teknik Mikail Akbulut’a nasıl emanet edildi?

Bir garip atama, bir garip yükselme THY Teknik A.Ş’de. İki kardeşin hikayesi. Birisi genel müdürlük makamına getirildi diğeri hat bakım müdürü iken OCC Müdürlüğü emrinde bir müdürlüğe gönderildi. Mikail Akbulut ve Semih Akbulut kardeşlerden bahsediyorum.

Aklın yolunu kullanıp, vicdan sahibi olun…

Korona karantinasını nasıl uyguladığımızı, ülke çapında alınan önlemleri, abartılı abartısız tüm görüntüleri bir açık hava sineması gibi izliyoruz. İzliyoruz izlemesine ama kimlerin nasıl korunup, kollandığını da halen akıllanmamış yöneticilerimiz sayesinde görüyoruz.

THY, Turkish DOCO, TGS, İGA, SAW, Pegasus, Onur Air vs.

Niye böyle sıralama yaptım ben de bilmiyorum açıkçası. Ancak havacılık aktörlerinin sahneledikleri oyunun gerçekleri yansıtıp yansıtmadığına bakmak istedim bu hafta. Sesi çıkmayanlar veya sesini çıkartamayanlarla sırtını devlete dayamışlar arasındaki uçurumu anlatmak lazım dedim.

Gidenin arkasından küfretmek…

Hiç yakışık alıyor mu, hiç örf ve adetlerimize uygun mu, hiç inançlarımız ile bağdaşıyor mu? Yazık, kişisel sorunlarımız ölünün arkasından kusulmaz, ölenin arkasından ancak dua edilir. Ahmet Karaman abimizden bahsediyorum. Nur içinde yatsın.

THY’de İlker Aycı’nın prangaları…

Zor iş. Her dengeyi gözeteceksin, herkesi memnun edeceksin. Değişik kanallardan kümelenmiş güç odaklarını dengede tutacaksın. Ve üstüne üstlük THY’de başarı sağlayacaksın. Kendi otomasyonu üzerinde yürüyen bir sistemi değil sen ben cephesinin komutanı olacaksın. Zor ki ne zor!

Turkish DOCO çalışanları bu kadar mı talihsiz olur!

Bu hafta birkaç konuya temas edeceğim. Bunlardan en önemlisi THY’nin ikram firması Turkish DOCO’nun çalışanlarını ücretsiz izine çıkartması. Diğeri, büyük umutlarla kurulan Havacılık Çalışanları Sendikası (Hava-Sen) ve son olarak TEİ’ye yönelik birkaç kelam.