07 Ekim 2019, Pazartesi
Servet BAŞOL
Servet BAŞOL [email protected]

Birikim ve Akıl

1989 senesi Ekim ayında Alman ekibine SunExpress’i kurmak üzere katıldım.

Bana sordular, “Uçuş İşletme Kontrol Merkezi’ni nasıl kurmak istersin?” diye.

Lisanslı alsam maliyet artacak ve bazı yanlışlar birlikte gelecek, üstelik uçmaya daha çok var, “ben adayları seçip işe alıp yetiştiririm” dedim.

Kurs için oturup üç-dört kitap yazdım, hem kendi eğitim notlarımdan hem de aradan geçen senelerde yenilenen ve gelişen teknolojilerin ilavesiyle.

Bu arada sevgili Atilla Eskişehir’de yeni kurulan akademide Nazmiye Hanım ile birlikte ATCo için ders veriyor. Duymuş bir şeyler yazdığımı, benden istedi, ilgili iki kitabın kopyalarını da ona gönderdim.

Sonra bir gün benim rahmetli hocam Erol Tanır Ankara’dan telefonla aradı.

-Servet, sen ne yaptın öyle?

-Aman hocam, ben ne yapmışım?

-20 senedir yazılmayan konular üzerine yeni ve yenilenmiş kitap yazmışsın. Çok sevindim ve gururlandım. Seni tebrik ediyorum.

Sonra düşündüm. Beni ben yapan önce bu aldığım eğitim idi. Eski de olsa köklü ve sağlam bilgiler içeren bu eğitim notları idi. Bu eski bilgiler usta hocalarım sayesinde bende birikip “kültür” haline gelmese idi, ne yeni ve güncelleşmiş olan bu kitapları yazmayı düşünür ne de gelişmek için çaba gösterirdim.

Meslektaş olmak çok kolaydır. Temel bilgilerle hemen bu sıfata kavuşursunuz. Asıl zor olan “usta” olmak. Sizdeki birikimin üzerine koymadan usta olunamıyor maalesef. Düşünün şimdi bu sıralayacaklarım, meslektaşlar tarafından mı gerçekleştirildi, yoksa ustalar tarafından mı? Sizde olmayan sizden istenildiğinde, her meslektaş bunun üstesinden gelebilir miydi?

1912-01-XX Türkiye’nin İlk Hava Alanı açıldı.

1912-07-03 Türkiye’nin İlk Uçuş Okulu kuruldu.

1914-xx-XX İlk Türk Teknik Havacılık Kitabı basıldı,

1920-08-15 İlk Keşif Uçuşumuz yapıldı, (Vecihi Hürkuş-İstiklal Savaşı)

1925-01-25 İlk Türk tayyaresi üretildi - Vecihi K VI.

1925-02-16 Türk Tayyare Cemiyeti kuruldu.

1925-08-15 Tayyare Otomobil ve Motor Türk Anonim Şirketi kuruldu (TOMTAŞ).

1926-04-23 Tayyare Makinist Mektebi hizmete açıldı.

1926-06-01 İlk Türk Havacılık Dergisi ‘Hava Mecmuası’ çıkarıldı.

1926-10-06 Kayseri Uçak Fabrikası Resmen Açıldı.

1926-xx-XX Eskişehir Uçak Fabrikası kuruldu.

1932-04-21 İlk Türk Sivil Pilot okulu açıldı.

1933-08-XX İlk Türk Kadın Pilotumuz - Bedriye Tahir GÖKMEN

1935-10-XX İlk Türk kadın Paraşütçümüz - Yıldız Uçman

1936-02-25 İlk Asker Kadın Pilotumuz - Sabiha Gökçen

1937-06-12 İlk Dünya Rekortmeni - Emrullah Ali Yıldız.

1942-xx-XX Etimesgut Uçak Fabrikası kuruldu.

1947-xx-XX Ankara Rüzgar Tüneli açıldı.

1954-xx-XX senesinde ilk Türk Willys Overland “Jeep Fabrikası” kuruldu.

1954-11-29 Hürkuş Havayolları Kuruldu.

1957-04-04 Eskişehir’de (Çukurhisar) Çimento Fabrikasının açılış merasiminde bulunan Başbakan Sayın Adnan MENDERES, 5 Nisan’da Devlet Demiryolları Cer Atölyesini ziyaret etmiş ve Fabrikaların bütün bölümleri ile özellikle Çırak Okulunu gezerek incelemiş sanatkarlarla, İşçi Sendikaları ve Federasyon Heyetleri ile de sohbet etmişlerdir. Daha sonra halka, treni ve demiryolunu sevdirmek amacıyla o yıl Ankara Gençlik Parkında işletilecek olan “Mehmetçik” ve ” Efe” adlı minyatür trenlerin, hazırlanmış bulunan lokomotiflerden birine binerek gezmiş ve çok beğenerek ” Bu lokomotifin büyüğünü sizden istesem yapabilir misiniz?” demişti.

1958 yılında, Eskişehir Cer Atölyesi, Eskişehir Demiryolu Fabrikası adıyla yeni ve büyük hedefler için organize edilir. Bu hedef ilk yerli lokomotifi imal etmektir.

Bu, 1915 beygirgücünde, 97 ton ağırlığında, 70 km/h hız yapabilen, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarına ait Tülomsaş firması tarafından üretilen ilk Türk lokomotifi Bozkurt’tur.

Elbet bunun arkası da gelecek ve aynı dönemde Eskişehir’deki Tülomsaş firması tarafından üretilen Karakurt Lokomotifi de hizmete girmiştir. Bu 2 lokomotifin en büyük özellikleri ilk yerli Türk lokomotifleri olmasıdır. Mehmetçik ve Efe’yi de anmadan geçemeyeceğim.

1961-06-16 günü Devlet Demiryolları Fabrikaları ve Cer Dairelerinin yönetici ve mühendislerinden 20 kadarı Ankara’ da bir toplantıya çağrıldılar.

Toplantıya başkanlık eden Genel Müdür Yardımcısı Emin BOZOĞLU, Ulaştırma Bakanlığından alınan bir yazıyı okudu. Yazıda “ Ordunun cadde binek ihtiyacını karşılayacak bir otomobil tipinin geliştirilmesi “ görevinin TCDD İşletmesine verildiği ve bu amaçla 1.400.000.-TL ödenek ayrıldığı belirtiliyordu. Tanınan süre 29 Ekim 1961, yani 4.5 aydı. Bu süre içinde bu çapta bir geliştirme çalışması yapılabilir miydi? Bırakınız geliştirmeyi, hiçten yola çıkarak, çalışabilecek bir otomobil yapılabilir, böyle bir mucize gerçekleştirilebilir miydi? Bu inanılmaz istek gerçekleşiyor. 29 Ekim 1961 sabahı Türkiye' de yapılan yerli bir otomobil, kendi tekerlekleri üzerinde yine Türkiye' de yapılan kendi motorunun gücüyle, Büyük Millet Meclisi binasının önüne giderek Cumhurbaşkanı Cemal GÜRSEL'e sunuluyor, bir ikincisi de Paşa' yı Anıtkabir' e götürüp, sonra da Hipodrom' da ki geçit resmine katılıyordu.

1965-xx-XX senesinde İstanbul Haliç Tersanesi’nde yapılan TCG 314-302, Ç-302 sınıfı Tank Çıkarma Gemisi, personel çıkarmada da kullanılıyordu. Aynı yıl donanmaya katıldı.

1967-xx-XX TC-BERK, Kocaeli Gölcük Tersanesi'nde yapımına başlanan ilk yerli Refakat Muhribi’dir.

1972-xx-XX senesinde hizmete giren ilk yerli Refakat Muhribi Berk, döneminin teknolojisi ile inşa edilen ve modern silah sistemleri ile donatılmış, o dönemin parası ile 150 milyon TL ya mal olmuştur. Kıbrıs barış harekatında da sahili top atışına tutarak çıkarmaya destek vermiştir. İlk Türk Muhribi özelliği ile Türk donanmasında başarı ile görev yapmıştır. Türk teknik ve emeğinin ilk ürünü olan TCG Berk, 12.01.1999 tarihinde hizmetten çıkmıştır. Hizmetten çıkışından 1 yıl sonrasında Denizkurdu 2000 tatbikatında hedef gemi olarak kullanılmış, Akdeniz'de TCG Atılay (S-347) Denizaltısı tarafından atılan eğitim torpidosu ile 9 haziran 2000 tarihinde batırılmıştır.!?

1974 TCG 314-302, Ç-314 numaralı Tank Çıkarma Gemisi, 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatında adaya tank ve personel sevkiyatında kullanıldı. Daha sonra 1987 yılında hizmetten çekilerek Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğüne devredildi. Kıbrıs Savaşı’nda kullanılan benzer gemiler arasında hurda fabrikalarına verilmeyen son gemidir. Vatandaşta milli tarih bilincini pekiştirmek amacıyla müzeye dönüştürülen ve Adana Merkez Park’a konulan çıkarma gemisinin açılışı Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, Garnizon Komutanlığı’ndan Albay Aykut Denizbey ve Kıbrıs gazileri tarafından yapıldı. Kıbrıs Barış Harekatı’na katılan gazilerin anılarını kalıcı hale getirmek için hurda fabrikasına götürülmesi planlanan tank çıkarma gemisine sahip çıktıklarını ifade eden Aldırmaz bakım, onarım ve ışıklandırmaya katılan personele teşekkür etti.

1975 senesinde kurulan ASELSAN, sadece Türk Silahlı Kuvvetlerinin haberleşme cihaz ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla kurulmuştu. Kuruluşundan yaklaşık 5 sene sonra 1980' de ilk sırt ve tank telsizlerini üretiyordu.

1994 yılında 30 kişilik mühendis grubu tarafından yerli cep telefonu için çalışmalarına başlanıyor ve üç yıl sonra bu uğraşın sonuna geliniyor. En sonunda ise ismini 1919 koydukları yüzde yüz yerli cep telefonu meydana geliyor.

1997' de ASELSAN 1919 Cep Telefonu üreterek piyasaya sürmüştü. O yıl mobil telefon üreten dokuz ülkeden birisi de Türkiye’dir. ASELSAN 1919 öyle bir başarıya ulaşır ki; 10 farklı ülkeye, üç ayda 5 binden fazla ihraç edilir. Hatta başarısı global pazarda o kadar yankı bulur ki, İngiltere’deki teknoloji fuarında birinci seçilir. Bu zaferde, ülkedeki ilk titreşim özelliğinin bu telefonda olması gibi birçok yenilikçi fikir barındırmasının etkisi büyüktür. Sonra hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu ve siz sahipsizlik, ben ilgisizlik diyeyim, ASELSAN telefonları üretimden çekiliyor ve milli teknolojimizden mahrum bırakılıyoruz...

20 Nisan 2017 tarihinde kurulan Ulak Haberleşme, 18 Mayıs 2018 senesinde ilk Baz İstasyonunu kurmaya başlamış ve gelişmeleri de planlamış bulunmakta.

Geçenlerde ilk yerli lokomotifi hatırlatan bir fotoğrafın altına “Atatürk’ün emri ile üretilen” diye yazmış bir arkadaşımız. Elbette ki doğru bir çağrışım ama yanlış bir tespit de bulunmuş…

Eskiden 10 kadar mühendisimizi intihar ettirirken! şimdi ASELSAN, SAGEM ve TAI'den 100 kadar mühendisin ayrılıp Hollanda gibi gelişmiş sanayii sahibi yurt dışı ülkelerde çalışmalarına olanak sağlamaktayız.!

Bilimden yola çıkarak gelinen oyuncak trenler Efe ve Mehmetçik’in hikayesi,
bakın taa nerelere dayanıyor.!

İlk yerli Uçağımız taa…

İlk Yerli Lokomotifimiz taa...

İlk Yerli Jeep’imiz taa…

İlk Yerli Otomobilimiz taa…

İlk Yerli Refakat Muhribimiz taa…

İlk Yerli Tank Çıkarma Gemimiz taa…

İlk Yerli Telsizimiz taa…

İlk Yerli GSM Telefonumuz taa..

İlk Yerli Baz İstasyonumuz taa…

Biz ise at-taa…

www.servetbasol.com

Birikim ve Akıl

Yorumlar

Bu haber için henüz yorum gönderilmedi.

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000