Havayolu şirketleri artan maliyetleri azaltmak için ikram hizmetlerinde gittiği kısıntılar, havalimanı işletmecileri açısından iyi bir kazanç kapısı oldu. İstanbul’da Atatürk Havalimanı’nda TAV’ın yan kuruluşu BTA ile başlayan ikram şirketlerine bir yenisi de Antalya’da eklendi.
Antalya Havalimanı Terminalleri’ni işleten Çeçen Grubu’nun kurduğu İÇTUR Antalya Havalimanı terminalinin yiyecek-içecek ihtiyacını karşılayacak.
İÇTUR’un markası VIA’nın tanıtımı için geçen hafta Antalya’ya davet edildik. İlk göze çarpan İÇTUR’un USAŞ’tan transfer ettiği Hüseyin Dönmez oldu. Bu alanda deneyimli bir yönetici olan Hüseyin Dönmez’in yeni görevinde de başarılı olacağını tahmin ediyoruz.
Bir zamanlar USAŞ tekelinde bulunan havalimanı yiyecek içecek bölümleri artık yeni teşebbüsler tarafından işletiliyor. TAV, kendi markası BTA ile Ankara, İstanbul ve İzmir Havalimanlarında hizmet veriyor.
Ancak Antalya’da durum biraz daha farklı. Antalya’da yiyecek içecek bölümlerinde verilecek hizmet için firmalardan teklif alındı. Bu firmalar içerisinde USAŞ’ta vardı. Ancak Çeçenlerin firması İÇTUR en iyi teklifi verince Antalya Havalimanlarının ikram hizmetini almış oldu. İÇTUR en iyi teklifi vermesine rağmen sektöre hızlı bir başlangıç yaptı. Şirketin başında bulunan Hüseyin Dönmez’in ifadesine göre hem kaliteyi artırdılar hem de fiyatlarda %30 indirime gidildi. Yapılan indirime rağmen kâr edildi.
Antalya’da yeni bir dönem İÇTUR’ın VIA’sı ile başlamış oldu.
İÇTUR için yapılan tanıtımına katılan Serhat Çeçen’le de sohbet etme fırsatı yakaladık. Serhat Çeçen’in düşüncelerinden etkilenmemek mümkün değil. Çeçen, geleceğe umutla bakıyor. Türkiye’de hemen hemen herkesin ekonomide gidişatın kötü olduğunu söylemesine rağmen Çeçen, bu görüşlere katılmıyor. Yatırım yapmanın, tanıtım yapmanın, Antalya’yı tek başına İspanya yapmanın gayreti içinde olduklarını ifade ediyor. “Havalimanı var, turistik tesis var, yeterli havayolu şirketi var, alt yapı da yavaş yavaş tamamlanıyor. Artık geriye Antalya’yı pazarlamak kalıyor” diyor Serhat Çeçen.
Gazipaşa’da tartışmaları süren havaalanı sürecini de soruyoruz Serhat Çeçen’e. Antalya’nın Kemer’den Gazipaşa’ya kadar raylı sistemle veya denizyolu ile bağlanması gerektiğini söyleyerek veriyor sorumuzun cevabını. Bunun anlamı Gazipaşa tartışmalarının yersiz olduğu şeklinde düşünülebilir.
Antalya’da gördüğümüz şu oldu. Havacılığın her dalı artık yatırımcılar açısından en cazip iş alanlarından biri oldu. Bu kapsamda düşünüldüğünde yılların USAŞ’ının yavaş yavaş yok olması içimizi sızlatıyor. Başkaları yapıyorsa USAŞ’ın da aynı fiyatlara yapıyor olması gerekir.
İçimizden geçen bu hassas duyguları da belirttikten sonra Antalya’da bizlere konukseverlik gösteren Antalya Havalimanı idarecilerinden başta Vali Hayrettin Balcıoğlu olmak üzere, Serhat Çeçen, Fırat Çeçen, Murat Soğancıoğlu, Ferda Yakar, Paul Zinell, Hüseyin Dönmez ve tüm yetkililere teşekkür ediyoruz.
Haftaya görüşmek dileğiyle…
Not: Daha önce de yazdığım gibi THY'nin alt markası AnadoluJet için hala "AnadoluJet Havayolları" şeklinde anons yapılıyor. Bu haksız rekabetin ne zaman durdurulacağı merakla bekleniyor. Ya, THY AnadoluJet Havayolları adı altında bir şirket kursun ya da anonslar THY şeklinde yapılsın. Hazır AnadoluJet'ten bahsetmişken şikayetlerin dizboyu olduğu her yerde dillendirilmeye başlandı. Bu şikayeti Antalya Havalimanı ortaklarından genç işadamı Serhat Çeçen'de yapıyor. Çeçen, "Başka alternatifiniz yok. Mecbursunuz AnadoluJet'e. Rötarlar canımıza tak etti" diyor. Serhat Çeçen "Başka alternatifiniz yok" derken aklıma geçmiş zamandan bir anons geldi. THY'nin iç hat uçuşlarında "Bizi tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz" deniyordu. Başka havayolu şirketi varmış gibi.
Yorumlar